ENGINE Erasmus Plus Projesi Faaliyetlerine Devam Ediyor

"ENGINE – Engineering curricula modernization in renewable energy in Albanian Universities" (Arnavutluk Üniversitelerinde yenilenebilir enerjide mühendislik müfredatı modernizasyonu) projesi Erasmus Plus Programı kapsamında fonlanmaktadır.  Tiran Politeknik Üniversitesi’nin koordinatörlüğünde toplam 11 farklı kurum tarafından yürütülen ve Kadir Has Üniversitesi’nin de dahil olduğu proje, Ağustos 2020 tarihinde kabul edilmiştir, 36 ay devam edecektir.  Projenin Kadir Has yürütücülüğünü Prof. Dr. Meltem Ucal (Koordinatör), Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger (Araştırmacı), Prof. Dr. Ahmet Yücekaya (Araştırmacı), Doç. Dr. Gökhan Kirkil (Araştırmacı) üstlenmektedir. Projenin amacı, Arnavutluk'ta hedef üniversitelerde yenilenebilir enerji için mühendislik alanında mesleki eğitim ve öğretim ve lisans müfredatının, bölgedeki yeni gelişme ve işgücü piyasası talebi doğrultusunda yenilenmesi yoluyla modernizasyonu ve uluslararası hale getirilmesidir.

Projenin ilk çalışma paketinde Arnavutluk'ta enerji alanındaki piyasa ihtiyaçları ve Mesleki Eğitim ve Öğretim müfredatı ve lisans programlarının haritası çıkarılmıştır. Proje kapsamında hazırlanmış örnek müfredatlar, daha sonra yeni müfredatın geliştirilmesi ve mevcut çalışma programlarının güncellenmesinde referans noktası olarak kullanılmıştır. Kadir Has Üniversitesi, Arnavutluk ve ortak yüksek öğretim kurumları için derinlemesine masa başı araştırma değerlendirmesi ve raporunun hazırlanmasında, ilgili paydaşlarla anket ve görüşmelerin geliştirilmesi ve yeterlilik matrisinin oluşturulmasında, yüksek öğretim kurumlarındaki en iyi uygulamalar ve küresel eğilimler hakkında rapor hazırlanmasında ve bir online toplantı düzenlenmesinde çalışma paketi lideri olarak görev almış ve bu çalışmaları proje yürütücü kurumla tamamlamıştır. 

İkinci çalışma paketinin ise genel amacı yenilenebilir enerji eğitiminde yeni yüksek mesleki eğitim dereceleri ve güncellenmiş lisans programları için müfredat, ders içeriği ve değerlendirme tasarlamaktır. Yeni ders içeriği, ilk çalışma paketinde tanımlanan öğrenme çıktıları için tasarlanmıştır. Akreditasyon hazırlıkları bu aşamada her üniversitenin akademik konseyi ile yapılacak görüşmelerle başlamıştır. Her ortak yüksek öğretim kurumu için ayrı ders ve çalışma programları geliştirilmiştir. Kadir Has Üniversitesi proje ekibi yeni ders müfredatlarının oluşturulmasına yönelik olarak 1 Aralık 20221’de toplantı düzenlemiştir.  Bu kapsamda mevcutta devam eden dört yüksek lisans ders müfredatını güncellemiş, biri lisans diğeri ise yüksek lisans dersi olmak üzere iki yeni dersi oluşturulmuştur. Derslerin akreditasyon çalışmaları devam etmektedir, çalışma paketi 30 Temmuz 2023’te tamamlanacaktır.

Projede ayrıca çalışma ikinci çalışma paketi kapsamında biri Belçika’nın Ghent şehrinde 26-28 Nisan 2022 tarihinde ve diğer ise Bulgaristan’ın Sofya şehrinde 31 Mayıs- 1 Haziran tarihlerinde iki proje toplantısı gerçekleştirilmiş, toplantılarda Kadir Has Üniversitesi’ni temsilen projenin Kadir Has yöneticisi Prof. Dr. Meltem Ucal katılmıştır.

Bulgaria     ENGINE CESD Toplantı

 

KHAS CESD Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması 2018 Sonuçları Açıklandı, 19 Mart 2019

Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (CESD) gerçekleştirdiği “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması”nın sonuçları, Proje Koordinatörü, Enerji Sistemleri Bölüm Başkanı ve CESD Müdürü Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger ve proje çalışanları Prof. Dr. Çiğdem Kentmen Çin, Prof. Dr. Meltem Ucal, Doç. Dr. Gökhan Kirkil ve Dr. Öğr. Görev. Emre Çelebi’nin yer aldığı basın toplantısı ile paylaşıldı.

2015 yılında Kadir Has Üniversitesi bünyesinde kurulan Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi (CESD), farklı bilim alanlarındaki uzmanların enerji konusunda disiplinlerarası eğitim ve araştırma faaliyetlerini yürütmek ve ortaya çıkan bilgileri kamuoyu ile paylaşma amacıyla kuruldu. AB destekli araştırma proje çalışmaları dışında en önemli faaliyetlerinden biri olan “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Anketi”ni 2016 yılından beri her yıl Kasım-Aralık aylarında gerçekleştirmeye devam ediyor.

Bu yıl üçüncüsü gerçekleşen “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Anketi” 16 kent merkezinde ikamet eden 18 yaş ve üzeri bin 209 kişi ile yüz yüze yapıldı.

“ENERJİ PAHALILIĞI VE EKONOMİK SORUNLAR 2018’E DAMGA VURDU”

Anket kapsamında “Türkiye enerji sisteminin en önemli sorunu nedir” sorusuna verilen yanıtlarda yüzde 42 ile iki yıl üst üste “pahalılık” ilk sırayı aldı. 2016’da katılımcıların yüzde 39’u “ithal enerjiye bağımlılık” yanıtını verirken, 2017 yılında bu oran yüzde 17, 2018 yılında ise yüzde 11 olarak karşımız çıkıyor. Çevre sorunları ise son iki senedir yüzde 16 ve yüzde 15 oranlarıyla ilk üç içinde yer alıyor.

Sorun sıralamasında pahalılık ilk sıraya yükselirken, fiyatları normal bulanların oranı da geçtiğimiz yıllara göre düşük olduğu ortaya çıktı. 2016 yılında ‘elektrik fiyatlarını nasıl buluyorsunuz’ sorusuna, katılımcıların yüzde 86’sı ‘yüksek’ ve ‘çok yüksek’ cevabını verirken, yüzde 13’ü elektrik fiyatlarını ‘normal’ bulduğunu belirtti. 2017’de yüksek bulanların oranı yüzde 80, normal bulanların oranı ise yüzde 19 iken, 2018’de ise yüksek bulanların oranı yüzde 90’a çıktı. Aynı kategoride “normal” bulanlar yüzde 8’e kadar gerilerken, yüksek bulanların oranlarının siyasi parti tercihleri incelendiğinde HDP yüzde 86Ak Parti yüzde 87CHP yüzde 92MHP ise yüzde 93 olarak gerçekleştiği görüldü.

Anket kapsamında “Türkiye’nin en önemli sorunları” sorusuna katılımcılar, ekonomi ve eğitim ve güvenliğin her zaman en önemli sorun olduğunu belirtiyor. 2016 yılında eğitim yüzde 27 iken, iç güvenlik yüzde 22 ekonomi yüzde 16 olduğu görüldü. Aynı sorun 2017 yılında yüzde 22 ile ekonomi, yüzde 19 ile eğitim, yüzde 12 ile demokrasi olarak devam etti. 2018 yılında ise, ekonomi yüzde 33’e çıkarken, eğitim yüzde 19, demokrasi yüzde 14 olarak düşüş yaşadı.

Dünyadaki en önemli sorunlar ise, 2017 yılında ‘çatışma ve savaşlar’ diyenlerin oranı yüzde 63, ekonomi diyenlerin oranı yüzde 6, eğitim diyenlerin oranı yüzde 5 iken 2018 yılında ‘çatışma ve savaşlar yüzde 18, eğitim yüzde 16, ekonomi yüzde 15 ve sağlık yüzde 15 olarak gerçekleşti.

“ENERJİ POLİTİKALARI SEÇMENİN OY VERME EĞİLİMLERİNİ ETKİLİYOR”

Ankette, ‘Oy verdiğiniz partinin enerji politikaları konusunda ne derece bilgilisiniz?’ sorusuna verilen yanıtlardan ‘çok bilgiliyim’ diyenlerin oranı yüzde 8-10-15 şeklinde artarken, ‘bilgili değilim’ diyenlerin oranı yüzde 75-47-49 olarak azaldı. Öte yandan, ‘Oy verirken partinizin enerji politikalarını ne derece dikkate alırsınız?’ sorusuna verilen olumlu yanıtlarda da ciddi artışlar gözlendi. ‘Dikkate almam’ diyenlerin oranı 2016-2018 arasında yüzde 55, 44 ve 35 olarak düşerken, ‘çok dikkate alırım’ diyenlerin oranı ise yüzde 15-17-34 olarak arttı.  Anket sonuçlarına bağlı olarak, seçmenlerin partilerin enerji politikaları hakkındaki farkındalığının arttığı gözlendi.

Ankete katılanlar, hükümetin enerji politikalarında başarılı buldukları alanları ‘doğalgaz temini’, ‘petrol ve doğalgaz boru hatları’ ve ‘elektrik üretimi-iletimi-dağıtımı’ olarak sıraladı. Olumlu bulanların oranları ‘doğalgaz temini’nde yüzde 54-46-43; ‘petrol ve doğalgaz boru hatları’nda yüzde 55-42-36; ‘elektrik üretimi-iletimi-dağıtımı’nda ise yüzde 51-39-37 olarak gerçekleşti. Enerji fiyatları da 2016-2018 arasında yüzde 23-11-22 oranlarıyla en az olumlu bulundu. Hükümetin enerji politikaların en kötü bulunanlar arasında yine enerjide özelleştirme ve nükleer enerji yer aldı.

 

“EKONOMİ HASSASİYETİ ÇEVRE SORUNUNUN ÖNÜNE GEÇTİ”

Dünya enerji sorunlarından hangisi en önemlidir?’ sorusuna verilen yanıtlarda ilk üç sıralama değişmedi. Anket kapsamında ‘çevre ve insan sağlığı’ diyenlerin oranı geçtiğimiz yıllara göre yüzde 41’den yüzde 32’ye düşerken, ‘enerji fiyatlarının yüksekliği/dalgalanması’ yüzde 16’dan yüzde 20’ye yükseldiği görüldü. Üçüncü sıradaki ‘iklim değişikliği/küresel ısınma’ ise yüzde 12 ile aynı kaldı. ‘Küresel iklim değişikliğine inanıyor musunuz?’ sorusuna ‘evet’ cevabı verenlerin oranı 2016’dan 2017’ye yüzde 9 artarak yüzde 78’ten yüzde 87’ye çıkarken, 2018 yılında yüzde 87’den yüzde 77’ye düştü.

Türkiye’de enerjiden kaynaklanan en önemli çevre sorunu geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi hava kirliliği olarak görülürken, bitki örtüsünün bozulması seçeneği yüzde 12,9 gibi ciddi oranda artarak ikinci sıraya yerleşti. 2016’da yüzde 19,8 ile ikinci sırada bulunan insan sağlığı ile üçüncü sırada bulunan iklim değişikliğinin azalması ile bir sıra geriledi. ‘Hangisinin küresel ısınmaya en fazla etkisi vardır?’ sorusuna verilen yanıtlardaki sıralama 2017’de yüzde 44 ile sanayi, yüzde 25 ile şehirleşme, yüzde 10 ile enerji olmuşken, 2018’de ‘sanayi yüzde 42, şehirleşme yüzde 23 ve doğal nedenler yüzde 10 oldu.

"YENİLEBİLİR ENERJİYE DESTEK DEVAM EDERKEN KAYNAKLAR DEĞİŞİYOR”

Ankette yer alan ‘Yaşadığınız il sınırları içinde .... santrali kurulmasını ne derece desteklersiniz?’ sorusuna 2018 yılında verilen yanıtlarda farklı sonuçlar ortaya çıktığı gözlemlendi. 2016 ve 2017 yıllarında doğalgaz, jeotermal ve kömür ilk üç sırada yer alırken, 2018 yılında, güneş yüzde 79, rüzgar yüzde 78, doğalgaz ise yüzde 57 olarak karşımıza çıkıyor. 2016 ve 2017 yıllarında, en az desteklenen nükleer yüzde 27-20 ve hidroelektrik yüzde 27-22 iken 2018’de kömür yüzde 19, nükleer ise yüzde 14 oldu. ‘Maliyetleri aynı ve kolaylıkla erişilebilir olsalardı, hangisini evdeki enerji ihtiyaçlarınızı karşılamak için kullanmayı tercih ederdiniz’ sorusuna verilen yanıtlardaki ilk üç seçenek diğer yıllarda olduğu gibi doğalgaz, güneş ve rüzgar oldu. Üç yıl içerisinde karşılaştırma yapıldığı zaman, 2016-2018 arasında doğalgaz yüzde 63’ten yüzde 40’a düşerken rüzgar yüzde 6’dan yüzde 17’ye yükseldi. Güneş ise yüzde 21, 30, 23 olarak gerçekleşti.

“ISINMAK İÇİN DOĞALGAZ TERCİH EDİLİYOR”

Anketin bir diğer çarpıcı sonucu olarak ise “Maliyetleri aynı ve kolay erişilebilir olsalardı, hangisini evdeki enerji ihtiyaçlarınızı karşılamak için kullanmayı tercih ederdiniz” sorusunda ilk seçenek, “doğalgaz, güneş, rüzgar” yerini korudu. Ancak, geçtiğimiz yıllarla karşılaştırma yaptığımızda doğalgaz tercihinin yüzde 63’ten yüzde 40’a düştüğü, rüzgar tercihinin yüzde 6’dan yüzde 7’ye, güneş enerjisinin ise yüzde 21’den yüzde 23’e yükseldiği görülüyor. Katılımcıların yüzde 59’u ısınma, yüzde 35’i tüketilen elektriğin üretilmesi amacıyla doğal gazı ilk sırada tercih ederken, yüzde 24’ü güneşi, yüzde 21’i ise rüzgarı tercih ediyor.

“HALK EN ÇOK ISINMA İHTİYACI İÇİN PARA HARCIYOR”

2016 ve 2017 yıllarında yapılan anket sonucuna göre, enerji tüketiminde ısınma yüzde 65 ile ilk sırada yer alırken, yüzde 22 ile aydınlatma ve ev aletleri ikinci sırada yer aldı. 2018 yılında ise ısınmaya harcanan para yüzde 8’lik artışla yüzde 74’e yükselirken, aydınlatma ve ev aletleri yüzde 22 oldu.

Isınma için tercih edilen enerji kaynağı geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da ‘doğalgaz’ oldu. 2016-2018 arasında katılımcıların yüzde 54, 52, 54’ü ısınma için doğalgazı tercih etti. İkinci sırada gelen kömür, aynı yıllarda yüzde 25’ten yüzde 19’a düşerken, her üç ankette de odun ve elektrik, üçüncü ve dördüncü sırada yer aldı.

Anket sonucuna göre, ısınma amaçlı yakıt tercihinin gelir gruplarına göre dağılımında, her zaman gelir düzeyinin artmasıyla odun kullanımının azaldığı, doğalgaz kullanımının arttığı ortaya çıktı.

Aynı kategoride, arabalarda tüketilen yakıt cinsinde belirgin bir değişim gözlenmedi. 2016- 2018 arasında arabası olmayanların oranı yüzde 59, 61, 57 olurken, dizel yüzde 17, 16, 18, otogaz yüzde 12, 13, 10, benzin ise yüzde 12, 9, 11 oldu. Arabası olan katılımcıların aylık masraflarında yıllar itibarıyla 200 TL’nin altında düşüşler yaşandığı gözlemlenirken, yanı zamanda 200 TL’nin üstündeki masraflarda artış yaşandığı görüldü. Anket sonucuna göre dikkat çeken bir diğer konu da en çok artışın 2016-2018 arasında yüzde 15, 21, 27 oranında 400 TL’nin üzerinde olduğu görüldü.

Son iki yıldır elektrik yüzde 1 ile hibrid arabalarda, yüzde 0,4 sıralamaya girdi. 2017 yılında ankete eklenen soruya verilen yanıtlardan ise, ailelerin ortalama toplu taşıma giderinin en fazla 51-100 TL yüzde 18, 101-150 TL yüzde 17 ve 50 TL altı yüzde 15 olduğu anlaşıldı. 2018 yılında yüzde 21 oranında 50 TL altı, yüzde 16 oranında 101-150 TL, yüzde 14 oranında 51-100 ve yüzde 13 oranında 151-200 TL olarak gerçekleşti.

“EVLERİN YÜZDE 54’ÜNDE ISI YALITIMI YOK”

Araştırma kapsamında ısı yalıtımı ile ilgili önemli verilerin ortaya çıktığı gözlemlendi. 2016 ve 2017 yıllarında, evinde ısı yalıtımı olanların oranı yüzde 34 ve 32, olmayanların oranı yüzde 65 ve 66 oldu. 2018 yılında evinde ısı yalıtımı olanların oranı yüzde 44’e çıkarken, olmayanların oranı yüzde 54’e düştü. Bu oranlarla 2018 yılında ısı yalıtımında önemli gelişmeler sağlandığı ortaya çıktı. 2018 yılında, evlerde bulunan ısı yalıtımı oranının gelir ve eğitim düzeyiyle bağlantılı olması, bu kategorinin en dikkat çekici sonuçlarından birisi oldu. Öte yandan, ısı yalıtımı olan evlerin bölgesel dağılımı, yüzde 71 ile İstanbul, yüzde 57 ile Orta Anadolu, yüzde 51 ile Batı Karadeniz olurken, diğer bölgeler yüzde 38’in altında kaldı.

Ankette yer alan enerji tasarrufu önlemleriyle ilgili sorularda, ‘enerji verimli aydınlatma ürünleri’ yüzde 26, ‘enerji verimli ısı sistemleri’ yüzde 22, ‘enerji verimli elektrikli ev aletleri’ yüzde 21 ile ilk üç sırada yer aldı.

Enerji tasarrufu ve tüketici davranışları incelendiğinde, ‘kullanılmayan alanlarda aydınlatmayı kapatmak’ yüzde 33, ‘kullanılmayan alanlarda ısıyı kapatmak’ yüzde 22 ve ‘bulaşık, çamaşır ve ütüyü biriktirerek yapmak’ yüzde 17 oranlarıyla ilk üç sırada yer alırken, tüketicilerin yarıdan fazlasının belirtilen önlemleri sıklıkla uyguladığı görüldü.

“TÜRKİYE AZERBAYCAN ENERJİ KAYNAKLARINA DAHA ÇOK GÜVENİYOR”

Rusya’dan başlayıp Karadeniz üzerinden Türkiye’ye aktarılması planlanan doğalgaz boru hattı projesi ‘Türk Akımı’nın bilinirliğinin de sorgulandığı araştırmada, geçen yıl yüzde 92’lik bir kesimin proje hakkında hiç bilgisi olmadığı gözlemlenirken, bu oran 2017’de yüzde 68, 2018’de ise yüzde 66’ya kadar düştü. ‘Çok bilgiliyim’ diyenlerin oranı ise üç yılda yüzde 3, 7, 10 olarak arttı. Öte yandan ilk defa 2017’de ankete dahil edilen projelerden TANAP için ‘hiç bilgim yok’ diyenlerin oranı yüzde 76 ile aynı kalırken, ‘çok bilgiliyim’ diyenlerin oranı 2017’de yüzde 5’ten 2018’de yüzde 8’e yükseldi. Akkuyu Nükleer Santrali içinse 2017’de yüzde 52, 2018’de yüzde 59 oranında olumsuz yanıtlar alındı.

“Türkiye’nin enerjiyi en fazla hangi ülkeden almasını tercih edersiniz?” sorusuna katılımcıların ilk cevabı ‘Azerbaycan’ oldu. 2016 yılında yüzde 42, 2017 yılında yüzde 44 olan bu oran, 2018 yılında yüzde 41 ile yerini korudu. Aynı soruyu ‘Rusya’ olarak cevaplayanların oranı ise 2016’da yüzde 20 iken, 2017 yılında yüzde 9, 2018 yılında ise yüzde 6 olarak düşüş yaşadı. Diğer yandan ucuz olandan alınsın diyenlerin oranı 2016 yılında yüzde 1, 2017 yılında yüzde 10 ve 2018 yılında yüzde 13’e çıkarken, kendisi üretsin diyenlerin oranı 2016 yılında yüzde 16, 2017 yılında yüzde 21 ve 2018 yılında yüzde 19 olarak gerçekleşti.

Araştırma sonuçları için tıklayın

1Doç. Dr. Meltem S. Ucal'a İSO Enerji Verimliliği Ödülü

İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Meltem S. Ucal,“Elektrikli Ev Aletlerinde Enerji Verimliliği Farkındalığı ve İklim Değişikliği” başlıklı projesi ile İstanbul Sanayi Odasınca her yıl verilen Enerji Verimliliği Ödülünü aldı.

2

Kadir Has Üniversitesi Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması 2017 Sonuçları Açıklandı, 21 Mart 2018

Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (CESD) gerçekleştirdiği “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması”nın sonuçları, 20 Mart 2018 Salı günü Cibali Kampüsü’nde düzenlenen bir basın toplantısıyla paylaşıldı.

CESD farklı bilim alanlarındaki uzmanların yerel, bölgesel ve küresel çapta enerji konusunda disiplinlerarası eğitim ve araştırma faaliyetlerini yürütmek ve ortaya çıkacak bilgi ve değerlendirmeleri kamuoyuyla paylaşarak toplumun sürdürülebilir gelişimine katkıda bulunmak amacıyla 2015 yılında Kadir Has Üniversitesi bünyesinde kuruldu. Merkez geçen yıl 12-27 Kasım 2016 tarihleri arasında gerçekleştirdiği “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Anketi”ni, bu yıl 12-29 Aralık 2017 tarihleri arasında Türkiye nüfusunun genel temsiliyetine sahip 16 kent merkezinde ikamet eden, 18 yaş ve üzeri bin 235 kişi ile yüz yüze görüşülerek tekrarladı. Enerji kamuoyu araştırması Türkiye’nin enerji tüketimi ve politikalarına ilişkin güncel verileri ortaya koyduğu gibi her yıl tekrarlanması nedeniyle zaman içinde görüşlerin nasıl şekillendiği hakkında da bilgi sağlıyor.

Enerji bağımlılığı ve pahalılığı yine en büyük sorunlar, ancak sıralamada farklılaşma var

‘Türkiye enerji sisteminin en önemli sorunu nedir?’ sorusuna 2016’da ankete katılanların yüzde 38,6’sı ‘ithal enerjiye bağımlılık’ yanıtını verirken 2017’de bu oran yüzde 21,8’lik bir kayıpla yüzde 16,8 olarak gerçekleşti. Geçen yıl yüzde 30,8 oranla ikinci sırada yer alan ‘pahalılık’ ise yüzde 11’lik artışla yüzde 41,8’e yükselerek birinci sıraya yerleşti. Öte yandan, geçen yıl sadece yüzde 2,8 oranıyla alt sıralarda bulunan çevre sorunları bu yıl  yüzde 13,6 oranında artarak yüzde 16,4 oranıyla üçüncü sıraya yerleşti.

Sorun sıralamasında pahalılığın ilk sıraya yükselmesine rağmen, fiyatları makul bulanların oranı arttı. Geçen yıl, katılımcıların elektrik fiyatlarını nasıl bulduğu sorgulandığında yüzde 85,8 ‘yüksek ve çok yüksek’ cevapları verilirken, yüzde 12,6 elektrik fiyatlarını normal bulduğunu belirtiyordu. Bu yıl yüksek bulanların oranı yüzde 79,8, normal bulanların oranı ise yüzde 19 oldu. Aynı şekilde doğalgaz fiyatları hakkında yöneltilen soruya verilen cevaplar geçen yıl yüzde 64,6 ‘yüksek ve çok yüksek’, yüzde 13,7 ‘normal’ şeklinde iken, bu yıl bu oranlar sırasıyla yüzde 56,5 ve yüzde 19,4 olarak gerçekleşti. Enerjinin ucuz olmasının çok önemli olduğunu düşünenler de yüzde 41,6’dan yüzde 39’a geriledi.

Türkiye’nin en önemli sorunlarında ise ekonomi ön plana çıkarken, demokrasi de sıralamaya girdi. Geçen yılki ankette Türkiye’nin en önemli üç sorunu olarak, eğitim (yüzde 27), iç güvenlik (yüzde 21,9) ve ekonomi (yüzde 15,7) görülürken, bu yılki sıralama ekonomi (yüzde 21,9), eğitim (yüzde 19) ve demokrasi (yüzde 11,9) olarak değişti.

Enerji politikaları seçmenin oy verme eğilimlerini etkilemiyor

Anketin siyasete yönelik en önemli sonuçlarından biri ise, enerjide en büyük sorun pahalılık diyenlerin oranlarının başta AK Parti seçmenleri olmak üzere tüm parti seçmenlerinde artmış olması. Pahalılığı enerji sistemindeki en önemli sorun olarak görenlerdeki artışlar, son seçimlerde AK Parti’ye oy veren seçmenlerde yüzde 12,8 olarak gerçekleşirken, CHP seçmenlerinde yüzde 5,9; MHP seçmenlerinde yüzde 9, HDP seçmenlerinde ise yüzde 2,6 oldu. Geçen yıl CHP ve HDP ilk sıralarda yer alırken, bu yıl AK Parti seçmenlerinin yüzde 41,9 ile pahalılığı en önemli sorun gören en büyük seçmen grubu olduğu görüldü.

Öte yandan, ‘Oy verirken partinizin enerji politikalarını dikkate alır mısınız?’ sorusuna verilen olumlu yanıtlarda da ciddi artışlar gözlendi. ‘Dikkate almam’ diyenlerin oranı yüzde 11,2’lik kayba uğrarken, ‘Biraz dikkate alırım’ diyenlerin oranı yüzde 12,9; ‘Çok dikkate alırım’ diyenlerinki ise yüzde 1,4 arttı.

Ankete katılanların hükümetin enerji politikalarında en başarılı buldukları alanlarda da değişiklikler oldu. Geçen yılki sıralama ‘petrol ve doğalgaz boru hatları’, ‘doğalgaz temini’ ve ‘elektrik üretimi-iletimi-dağıtımı’ şeklinde olurken; ‘enerji fiyatları’ açık ara başarısız bulunanların başında yer alıyordu. Bu yıl ise,‘doğalgaz temini’ yüzde 8,1’lik kayba rağmen ilk sıraya yükseldi, ‘petrol ve doğalgaz boru hatları’ yüzde 12,3 azalarak ikinci sıraya düştü. Üçüncü sıradaki ‘elektrik üretimi-iletimi-dağıtımı’ da aynı sırada yer aldı.

Hükümetin enerji politikalarında başarısız bulunanların başında gelen ‘enerji fiyatları’ yüzde 9,5’luk artışla bu yıl da yerini korudu. Geçen yıl seçenekler arasında bulunmayan ‘enerjide özelleştirme’ ise yüzde 49 başarısız ile ikinci sıraya yerleşti. Yüzde 30,8 ile üçüncü sırada başarısız bulunan ‘nükleer enerji politikası’ yerini korudu, 2016’da ikinci sırada bulunan ‘enerji verimliliği ve tasarrufu’ da dördüncü sıraya düştü.

Çevre duyarlılığı da arttı

‘Küresel iklim değişikliğine inanıyor musunuz?’ sorusuna evet cevabı verenlerin oranı yüzde 10 artarak yüzde 77,5’ten yüzde 87,5’ye çıktı. Türkiye’de enerjiden kaynaklanan en önemli çevre sorunu hâlâ hava kirliliği olarak görülürken, bitki örtüsünün bozulması seçeneği yüzde 12,9 gibi ciddi oranda artarak ikinci sıraya yerleşti. 2016’da yüzde 19,8 ile ikinci sırada bulunan insan sağlığı ile üçüncü sırada bulunan iklim değişikliği ise oranları azalarak bir sıra geriledi. ‘Hangisinin küresel ısınmaya en fazla etkisi vardır?’ sorusuna verilen yanıtlardaki sıralama 2016’da şehirleşme, enerji ve sanayi şeklinde iken, 2017’de sanayi (yüzde 43,5), şehirleşme (yüzde 24,9) ve enerji (yüzde 10) oldu.

 

Yenilenebilir enerjiye destek devam ediyor

Yenilenebilir enerjiye destek 2017’de de devam etti. Geçen yıl ‘Dünyada geleceğin enerji kaynağının ne olacağını düşünüyorsunuz?’ sorusuna verilen ilk üç yanıt yüzde 39,9 oranında güneş, yüzde 22,2 oranında doğalgaz ve yüzde 6,9 oranında nükleer olarak belirlenmişti. Bu sene ise ilk üç yanıt yüzde 33,8 ile güneş, yüzde 14,2 ile bor ve yüzde 12,6’lık oran ile doğalgaz olarak gerçekleşti. Bu yıl ‘Türkiye’nin gelecekteki en önemli enerji kaynağının ne olacağını düşünüyorsunuz?” şeklinde sorulan soruya verilen yanıtlar güneş (yüzde 34,1), bor (yüzde 20,9), doğalgaz (yüzde 14,3), rüzgar (yüzde 8,7), petrol (yüzde 6,3), nükleer (yüzde 4,4) ve hidroelektrik (yüzde 1,7) olarak gerçekleşti.

“Yaşadığınız il sınırları içinde .... santrali kurulmasını ne derece desteklersiniz?” sorusuna verilen yanıtlarda güneş seçeneği yüzde 4,5, jeotermal yüzde 3,2, rüzgâr yüzde 2,5 oranında artarken; nükleer yüzde 6,9, doğalgaz yüzde 6,6, kömür yüzde 4,9, biyoenerji yüzde 4,3, hidroelektrik yüzde 3,6 azaldı. Güneş ve rüzgar enerji santralleri bu yıl daha fazla desteklenen teknolojiler olurken, nükleer ve kömür santralleri ise en az desteklenenler oldu.

Aynı sorunun nükleer santral ile ilgili olanına verilen olumsuz yanıtlar geçen yıl yüzde 49,6 iken bu yıl yüzde 56,8 oldu.Nükleer santrallerin çevre ve toplum sağlığı için tehdit ve riskler içerip içermediğine ilişkin soruya verilen yanıtlar ise geçen yıl yüzde 65,4 iken bu yıl yüzde 53,3 olarak gerçekleşti.

Öte yandan, “Maliyetleri aynı ve kolaylıkla erişilebilir olsalardı, hangisini evdeki enerji ihtiyaçlarınızı karşılamak için kullanmayı tercih ederdiniz”sorusuna verilen yanıtlarda ise, doğalgaz yüzde 62,5’ten yüzde 48,5’e düşerken; güneş yüzde 21’den yüzde 29,9’a, rüzgâr da yüzde 6,2’den yüzde 9,9’a yükseldi. 

En fazla tüketilen enerji türlerinde değişiklik 

Araştırma kapsamında evlerde tüketilen enerji türleri ve bunlara ayrılan bütçeler de sorgulandı. 2016’da ankete katılanların yüzde 50,1’si parasal olarak en çok elektrik, yüzde 38,7’u ise en çok doğalgaz kullandığını belirtmişti. Bu yıl bu enerji türleri yer değiştirerek, doğalgaz yüzde 8,2 oranında arttı, elektrik  yüzde 11,3’lük düşüşe uğradı. Kömür ise yüzde 1,8’lik bir artış gösterdi.

Geçen yıl evde en fazla tüketilen enerji türüne katılımcıların yüzde 30,3’ü aylık 100-150 TL arası, yüzde 20,3’ü aylık 50-100 TL arası harcama yaptığını söylerken, yüzde 28,6 ise her ay 200 TL’nin üzerinde fatura ödediğini kaydetmişti. Bu yıl,1 51-200 TL arasındakilerde yüzde 7,2, 200 TL ve üzerindekilerde ise yüzde 8,8 oranında artışlar gözlendi. Bu durum tüketicilerin bu yıl doğalgaza ödedikleri miktarlarda artış olduğunu ortaya koydu.

Halk enerjiye en çok ısınma ihtiyacı için para harcıyor. Geçen yıl enerji tüketiminde ısınma yüzde 65 ile ilk sırada yer alırken, yüzde 22 ile aydınlatma ikinci sırada yer alıyordu. Bu yıl bu enerji türleri yaklaşık değerlerle yerlerini korudular.

2016 yılında ankete katılanların yüzde 53,7’si doğalgaz, yüzde 24,9’u kömür, yüzde 12,4’ü ise odun ile ısınma ihtiyacını karşılıyordu. Bu yıl ise doğalgaz yüzde 52,2, kömür yüzde 21,1 kömür, odun yüzde 15,1 olarak gerçekleşti. Diğer yandan, evlerde kullanılan sıcak su yine en çok doğalgaz ile sağlanıyor. Geçen sene sıcak su sağlamada doğalgaz yüzde 51,8 ile birinci, elektrik yüzde 26 ile ikinci sırada yer alıyor, yüzde 11,5’lik bir kesim ise sıcak suyunu güneş enerjisinden elde ediyordu. Bu yılki oranlar doğalgazda yüzde 51,1, elektrikte yüzde 27,2, güneşte ise yüzde 10,7 olarak gerçekleşti.

Geçen yıl arabalarda en çok tercih edilen yakıt sırasıyla; yüzde 41,1 oranında dizel, yüzde 29,9 oranında otogaz ve yüzde 28,8 oranında benzindi ve arabası olan katılımcıların yüzde 24,9’u her ay 100 ila 200 TL arasında yakıt masrafı yapıyordu. Bu yıl ise dizel yüzde 40,8, otogaz yüzde 32,8, benzin yüzde 22,2 olarak gerçekleşti ve elektrik (yüzde 1) ile hibrid arabalar da (yüzde 0,4) sıralamaya girdi. Harcamalar ise, 100-200 TL arasında yüzde 25,4 oldu. 400 TL ve üstü harcamalar ise geçen yıl yüzde 14,9 iken bu yıl yüzde 21,4 oldu. Bu yıl ankete yeni eklenen soruya verilen yanıtlardan ise, ailelerin ortalama toplu taşıma giderinin en fazla 51-100 TL (yüzde 18,5), 101-150 TL (yüzde 16,6) ve 50 TL altı (yüzde 15,4) olduğu anlaşıldı.

Evlerin yüzde 66’sında ısı yalıtımı yok

Araştırma kapsamında ortaya çıkan önemli verilerden biri de ısı yalıtımıyla ilgili. Ankete katılım sağlayanların geçen yıl yüzde 65,2’si bu yıl ise yüzde 66,4’ü evlerinde ısı yalıtımı olmadığını belirtti. Soruları cevaplayanlardan yüzde 34,2’lik bir kesimin geçen yıl evlerinde ısı yalıtımı bulunurken, bu yıl bu oran yüzde 32,1 oldu. Anketin bu konuya ilişkin en önemli sonuçlarından biri, bu yıl da evlerde bulunan ısı yalıtımı oranının gelir ve eğitim düzeyiyle bağlantılı olmasıydı.

Enerji projeleri yeterince bilinmiyor, enerji ithalatında Azerbaycan destekleniyor

Rusya’dan başlayıp Karadeniz üzerinden Türkiye’ye aktarılması planlanan doğalgaz boru hattı projesi ‘Türk Akımı’nın bilinirliğinin de sorgulandığı araştırma sonucunda, geçen yıl yüzde 92,2’lik bir kesimin proje hakkında hiç bilgisi olmadığı gözlemlenirken bu yıl bu oran yüzde 67,9’a düştü. Öte yandan ilk defa bu yıl ankete dahil edilen projelerden TANAP için yüzde 76,3; Akkuyu Nükleer Santrali içinse yüzde 52,4 oranında olumsuz yanıtlar alındı.

Katılımcılara Türkiye’nin enerjiyi en fazla hangi ülkeden almasını tercih ettikleri sorulduğunda geçen yıl yüzde 42 ile Azerbaycan birinci, yüzde 19,6 ile Rusya ikinci sırada yer alıyordu. Bu yıl, Azerbaycan yüzde 44,1 oranla ilk sırayı korurken, Rusya yüzde 8,8’lik payla dördüncü sıraya düştü. “Kendimiz üretelim” diyenler (2016’da yüzde 2,8, 2017’de yüzde 16,2) ve “Ucuz olandan alınsın” diyenler (2016’da yüzde 0,6, 2017’de yüzde 10,1) ikinci ve üçüncü sıraya yükseldi.

 

Araştırma Sonuçları için

3

The Dynamics in the Caucasus Today, 9 Mayıs 2016

CESD ile CIES tarafından ortaklaşa düzenlenen “The Dynamics in the Caucasus Today” konulu panel 9 Mayıs 2016 tarihinde Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü’nde düzenlenmiştir. Kadir Has Üniversitesi’nden Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, Prof. Dr. Mitat Çelikpala ve Mütevelli Heyeti Üyesi E. BE Ünal Çeviköz ile Georgetown Üniversitesi’nden Dr. Brenda Shaffer’in konuşmacı olarak katılığı panel CIES direktörü Yrd. Doç. Dr. Dimitrios Triantaphyllou tarfından yönetilmiştir. Çok sayıda izleyicinin katıldığı konferansta, günümüzde Kafkaslarda siyasi, ekonomik ve enerji ile ilgili alanlarda etkin olan dinamikler tartihsel bakış açısıyla tartışılmıştır.

4

Int. Conf. on Energy Security and Geopolitics in the Eastern Mediterranean, 5-7 Mayıs 2016

CESD ile ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü tarafından ortaklaşa düzenlenen “International Conference on Energy Security and Geopolitics in the Eastern Mediterranean” başlıklı konferans, 5-7 Mayıs 2016 tarihlerinde Kalkanlı’daki ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü’nde gerçekleştirilmiştir. CESD Direktörü Prof.  Dr. Volkan Ş. Ediger’in eşbaşkanlığını yaptığı konferansta, KHAS Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aydın Onursal Başkan, Prof. Dr. Mitat Çelikpala, Doç. Dr. Ahmet Han ve Yrd. Doç.Dr. Gökhan Kirkil ise düzenleme kurulu üyeliği görevlerini yürütmüştür. Ayrıca, “International Conference on Energy Security and Geopolitics in the Eastern Mediterranean” konulu panelde Prof. Dr. Mustafa Aydın moderatör, Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, Prof. Dr. Mitat Çelikpala ve Doç. Dr. Ahmet Han konuşmacı olarak yer almıştır.

5

Karaköy Rotary Klubü Konferansı, 21 Nisan 2016

Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, 21 Nisan 2016 tarihinde Hilton Bosphrorus’ta “Dünya ve Türkiye’de Enerji” konulu bir konferans vermiştir. Karaköy Rotary Klubü’nün aylık olarak düzenlediği etkinlikler kapsamında düzenlenen konferansa klüp üyelerinin ilgisi büyük olmuş ve konferans sonrasındaki tartışmalarda enerji alanındaki birçok konu ayrıntılarıyla ele alınmıştır.

6

69. Türkiye Jeoloji Kurultayı, 11-15 Nisan 2016

Bu yıl 69’uncusu düzenlenen Jeoloji Kurultayı Türkiye’nin uzun süreli kesintisiz sürdürülebilen ender etkinliklerinden biridir. Başkanlığı Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger tarafından yürütülen kurultayın bu yılki ana teması “Doğal Kaynakların Jeopolitikası” olarak belirlenmiştir. Kurultay boyunca, 39 farklı oturumda 186’sı sözlü olmak üzere toplam 278 sunum  gerçekleştirilmiş, oturumlarda kendi konularında 8 çağrılı konuşmacı yer almıştır. KHAS Rektörü Sayın Prof. Dr. Mustafa Aydın, “Uluslararası İlişkiler Bakış Açısıyla Enerji Doğal Kaynakların Jeopolitiği” başlıklı sunum ile kurultayın ana konuşmasını yapmıştır. Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, ayrıca, “Doğal Kaynakların Jeopolitikası Paneli”ni yönetmiştir.

7

Boden Hukuk Bürosu Konferansı, 30 Aralık 2015

Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger Boden Hukuk Bürosu’nda “Enerjide Küresel Trendler ve Türkiye” başlıklı bir konferans vermiştir. Büro personeli ile davetli konukların katıldığı toplantıda enerjide küresel trendler çerçevesinde Türkiye enerji sektörünün hukuki ve finansal boyutları tartışılmıştır. Boden Hukuk Bürosu, bünyesinde oluşturduğu Boden Academy vasıtasıyla bir süredir enerji konularında konferanslar düzenlemektedir.

8

CESD Danışma Kurulu Toplantısı, 3 Aralık 2015

CESD’nin ilk Danışma Kurulu Toplantısı 3 Aralık 2015 Perşembe günü Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü’nde gerçekleştirilmiştir. Toplantıya, Yönetim Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger (Müdür), Yrd. Doç. Dr. Gökhan Kirkil (Müdür Yardımcısı), Prof. Dr. Mitat Çelikpala, Doç. Dr. Meltem Şengün Ucal, Yrd. Doç. Dr. Emre Çelebi; Merkez Öğretim Üyelerinden Yrd. Doç.Dr. Ahmet Yücekaya ile Danışma Kurulu Üyelerinden (alfabetik sırayla) Dr. Selahattin Anaç (TKİ Eski Genel Müdürü), Av. Değer Boden (Boden Hukuk Bürosu),            Haluk Direskeneli (Serbest Danışman, Almanya), Prof. Dr. İskender Gökalp (CNRS-ICARE Direktörü, Fransa), Prof.  Dr. Baha Karan (Hacettepe Üniversitesi İşletme Fakültesi), Dr. Uygar Özesmi (change.org. Genel Müdürü) ile Prof. Dr. Osman Sevaioğlu (ODTÜ Elektrik-Elektronik Müh. Böl.) iştirak etmişlerdir. CESD Direktörü Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger’in açış konuşması ile başlayan toplantıda Danışma Kurulu Üyeleri merkezin kuruluş amaç ve hedefleri doğrultusunda yürütülmesinde yarar gördükleri faaliyetler hakkındaki tavsiye ve önerilerini paylaşmışlardır.

9

Inspiring The Young Leaders For Future Energy Roles, 9 Kasım 2015

Insipiring The Young Laders For Future Energy Roles etkinliği 9 Kasım 2015 tarihinde Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü’nde düzenlenmiştir. Sektörün ileri gelenleri ile birlikte kariyerinin başında olan 120 civarında genç enerji çalışanın katıldığı etkinlikte, Enerji Eski Bakanlarından Hilmi Güler ile Katar Ekonomi ve Ticaret Eski Bakanı Şeyh Mohammed A. Althani de görüşlerini bildirmişlerdir. Açılış konuşmasını Üniversitemiz Rektörü Prof.Dr. Mustafa Aydın yapmış, CESD Direktörü Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger ise mesleki deneyimleri ışığından tavsiyelerde bulunmuş, liderlik yarışmasında jüri üyesi olarak görev yapmıştır.

Önceden belirlenen üç konunun bir tanesini seçerek makale hazırlayan katılımcılar arasından en iyilerine ödüllerin verildiği etkinlikte, ayrıca, çeşitli komiteler kurularak genç liderlerin enerji sektöründe daha fazla yer alabilmelerinin yolunu açaçak faaliyetlerde bulunmaları kararlaştırılmıştır.

10

Yeşil İş-Sürdürülebilir İş Zirvesi, 8-9 Ekim 2015

Yeşil İş-Sürdürülebilir İş Zirvesi, 8-9 Ekim 2015 tarihlerinde İstanbul’da Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından düzenlenmiştir. Bu yıl yedincisi düzenlenen zirve, Değişimin Yeni Paradigmaları teması ile gerçekleşmiştir. Sürdürülebilir kalkınma, etkin kaynak kullanımı, topluma, çevreye karşı sorumluluk ve kârlılık ekseninde yeni ve çarpıcı paradigmalar, çözüm önerileri ve küresel yaklaşımların tartışıldığı zirvede her kesimden paydaş yer alarak görüşlerini bildirmiştir. Zirvede ayrıca “Sürdürülebilir İş Ödülleri” de verilmiştir.

İlk kez 2014’te verilmeye başlanan Sürdürülebilir İş Ödülleri’nin temel amacı, yılın başarılı sürdürülebilir iş modellerini ödüllendirerek, iş dünyasına örnek oluşturmaktır. Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Zirvenin danışman kurulunda yer almış ve ayrıca jüri üyesi olarak da görev yapmıştır.

11

EERA (European Energy Research Alliance) Steering Committee Meeting , 28 Eylül 2015

Avrupa’daki 150’nin üzerinde üniversite ve araştırma merkezinden oluşan Avrupa Birliği’nin en geniş kapsamlı enerji araştırma birliği olan EERA’nın 16 müşterek programından biri olan "enerji politikaları ve teknolojilerinin ekonomik, çevresel ve sosyal etkilerinin degerlendirilmesi (E3S)" programının yıllık yönetim kurulu toplantısı, 28 Eylül2015 tarihlerinde İstanbul Şehir Üniversitesi’nde yapılmıştır. Toplantıya Yrd. Doç. Dr. Gökhan Kirkil ve Yrd. Doç. Dr. Emre Çelebi katılmışlardır.

Toplantının başındaki genel değerlendirmelerin ardından Yrd. Doç. Dr. Gökhan Kirkil tarafından KHAS-CESD’in çalışmaları tanıtılmış ve E3S müşterek programına adaylık başvurusu sunulmuştur. E3S Yönetim Kurulu oy birliği ile Kadir Has Üniversitesi’ni tam üyeliğe kabul etmiştir. KHAS-CESD bu üyelik ile AB’nin en yetkin ve en tecrübeli enerji araştırma gruplarına katılarak, bu gruplarla birlikte ortak AB-Horizon 2020 ve diğer ikili-çoklu proje başvuruları geliştirme şansını elde etmiştir.

12

Info Day on the 2016-2017 Horizon 2020 Work Program and Energy Brokerage Event, 14-16 Eylül 2015

“Secure, Clean and Efficienct Energy” başlıklı bilgilendirme ile B2B eşleştirme toplantıları 14-16 Eylül 2015 tarihlerinde Brüksel’de düzenlenmiştir. “Temiz ve Etkin Enerji” başlıklı bilgilendirme toplantısının ilk günü, “Energy Union” konulu açılış konuşması ile başlamıştır. Toplantının ikinci günü, paralel oturumlar düzenlenerek enerjinin farklı konularındaki programlardaki güncel çağrılar ayrıntılarıyla değelendirilmiştir.

16 Eylül Çarşamba günü ise, 1300 civarında görüşmenin yapıldığı B2B toplantısı gerçekleştirilmiştir. KHAS CESD olarak bu toplantılarda, Fransız SCIC les Vents, Hollandalı Kingspan Group Plc. ve İsveçli Karita Research AB ile görüşülmüş ve özellikle sürdürülebilir enerji konularında işbirliği imkanları araştırılmıştır. Bunun yanı sıra çok sayıda temsilci ile de çeşitli vesilelerle görüşmeler yapılarak CESD tanıtılmış, merkezin irtibat ağı genişletilmeye çalışılmıştır. Bu toplantılara katılarak CESD’yi temsil eden Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, TÜBİTAK-Ufuk 2020 Seyahat Desteği Programı kapsamında desteklenmiştir.

13

AAPG “Üstün Hizmet Ödülü”, Eylül 2015

Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, Amerikan Petrol Jeologları Derneği Başkanı John Hogg tarafından imzalanan belgeyle “Certificate of Merit” ile ödüllendirilmiştir. Her yıl sınırlı sayıda verilen “Üstün Hizmet Ödülü” derneğin en prestijli ödülleri arasında sayılmaktadır.

Ödül, Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger’e 14-17 Eylül 2014 tarihinde düzenlenen ve kısaca AAPG 2014 ICE olarak adlandırılan uluslararası konferans nedeniyle verilmiştir. Türkiye Petrol Jeologları Derneği’nin (TPJD) ev sahipliğinde Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen bu konferansı, Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger’in başkanlığında, 13’ü yabancı ülkelerden, 24’ü Türkiye’de faaliyet gösteren çeşitli şirketlerden ve üniversitelerden katılımcılardan oluşan toplam 37 kişilik bir komite tarafından gerçekleştirilmiştir. Konferansa, AAPG tarihinde rekor bir sayı olan 800’den fazla bilimsel/teknik bildiri başvurusu yapılmış, bunların içinden 300 tanesi özenle seçilerek 60 oturumda sunulmuştur.

14

27th European Conference on Operational Research (EURO), 12-15 Temmuz 2015

EURO 2015 Konferansı, 12-15 Temmuz 2015 tarihlerinde University of Stratchlyde, Glasgow, İskoçya’da düzenlenmiştir. Toplantıya iştirak eden Yrd. Doç. Dr. Emre Çelebi, “Energy Market Modeling 2: Equilibrium Models” isimli davetli oturumu yönetmiştir. Yrd. Doç. Dr. Çelebi, ayrıca, “Comparison of Four Models of Near Equilibrium for a Centrally Dispatched Pool Market with Nonconvexities”  konulu bir bildiri  sunmuştur.

15

20. Uluslararası Petrol ve Doğal Gaz Kongre ve Sergisi (IPETGAS 2015), 27-29 Mayıs 2015

20. Uluslararası Petrol ve Doğal Gaz Kongre ve Sergisi-IPETGAS 2015, TMMOB Petrol Mühendisleri Odası, Türkiye Petrol Jeologları Derneği ve TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası tarafından 27-29 Mayıs 2015 tarihleri arasında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Taner YILDIZ’ın Onursal Başkanlığı’nda ve TPAO ile BOTAŞ’ın resmi destekleyiciliğinde Ankara’da düzenlenmiştir.

Kongre’de Türkiye ve çevresinde geleneksel ve geleneksel olmayan petrol ve doğal gaz faaliyetleri değerlendirilmiştir. Politikacılar, üst düzey bürokratlar, petrol endüstrisinin temsilcileri ve akademisyenler, biraraya getiren konferansa katılan Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, 27 Mayıs 2015 tarihinde düzenlenen ‘’Bölgesel Gelişmeler Işığında Türkiye'nin Enerji Arz Güvenliği’’ konulu panelin başkanlığını yaparak görüşlerini bildirmiştir.

16

38th IAEE International Conference, 25-27 Mayıs 2015

“Economic, Environmental, Technological and Security Challenges for Energy” ana temalı 38th IAEE International Conference, 25-27 Mayıs 2015 tarihlerinde Antalya’da düzenlenmiştir. 47 ülkeden 505 delegenin katıldığı konferans, çeşitli enerji konularının tartışıldığı önemli bir platform olmuştur.

Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, kurulduğu günden beri üyesi olduğu ve bir süre yönetim ve denetleme kurulu üyeliklerinde bulunduğu Enerji Ekonomisi Derneği-EED tarafından düzenlenen konferansın Uluslararası Program Komitesi’nde (IPC-International Program Committee) görev almıştır.

17

5. Uluslararası Enerji ve Değer Konferansı, 7-9 Mayıs 2015 

CESD’nin ilk bilimsel etkinliği olan 5. Uluslararası Enerji ve Değer Konferansı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Enerji Piyasası Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun desteğiyle ve Merkez Bankası Borsa İstanbul, Takasbank, TEİAŞ, BOTAŞ ve İGDAŞ  sponsorluğunda 7-9 Mayıs 2015 tarihlerinde Kadir Has Üniversitesi Cibali Yerleşkesi’nde düzenlenmiştir.

Destekleyici kurum ve kuruluşlar ile ulusal ve uluslararası uzmanların katıldığı konferansta, çeşitli enerji konuları ele alınmış, ayrıca, üst düzey bir katılımla, enerji borsası ve enerji terminali gibi Türkiye’nin enerji merkezi olma hedefleri ilk gün basına açık olarak gerçekleştirilen iki panelde değerlendirilmiştir. Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger, Hacettepe Üniversitesi Maliye Bölüm Başkanı ve Enerji Piyasaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Necmiddin Bağdadioğlu ile CEVI Başkan Vekili ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Baha Karan konferansın başkanlık görevini üstlenmişlerdir. Konferansın düzenleme kurulunda ise, çoğu CESD’den olmak üzere 34 uluslararası bilim insanı yer almıştır.

18

Hürriyet Daily News Ropörtajı, 4 Mayıs 2015

İngilizce olarak yayınlanan Hürriyet Daily News gazetesinden deneyimli gazeteci Barçın Yınanç’ın Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger ile yaptığı ropörtaj  4 Mayıs 2015 tarihinde yayınlanmıştır. “Precious Loneliness Works Against Energy Interests” başlığıyla yayınlanan makalede Prof. Dr. Ediger, son yıllarda Türkiye’nin özellikle bölgesinde giderek daha fazla yalnızlaştığına vurgu yaparak, bu durumun enerji ilişkilerine zarar verdiğini ve içinde bulunulan yüzyılda başarılı olunabilmenin önündeki en büyük engel olan enejride dışa bağımlşılık sorununun ancak bu durumun ortadan kaldırılmasıyla mümkün olabileciğini belirtmiştir.

19

TUROGE-14th International Oil and Gas Conference, 18-19 Mart 2015

Bu yıl 14’üncüsü gerçekleştirilen TUROGE Uluslararası Petrol ve Gaz Konferansı, her zaman olduğu gibi petrol ve doğal gaz sektöründeki önemli paydaşları biraraya getirmiştir.  Konferansta düzenlenen “Petrol ve Gaz Nakliyesi ve Depolama Alt Yapısı: Güncel Durum, Eğilimler ve Ekonomik Faydalar” Paneli’nde Prof.Dr. Volkan Ş. Ediger moderatörlük görevini üstlenmiştir.